Avrupa’daki sosyal demokrat partilerin çatı partisi olan Avrupa Sosyalistler Partisi, 6-9 Haziran’da gerçekleştirilecek 2024 Avrupa Parlamentosu seçimleri için bildirgesini 2 Mart günü açıkladı.
Avrupalı sosyal demokratlar, bildirgenin Yenilenmiş Uluslararası İşbirliği başlığı altında Atlantik ittifakını güçlendirmeyi vaat ediyorlar. Gelişme hedefinin ve partner ülkelerdeki yaşam koşullarını iyileştirmenin öncelikli olduğu söylendikten sonra, “Avrupa demokratik güçleri, sivil toplumu ve tüm ülkelerde sendikaları desteklemelidir” deniliyor. Ardından bu hedefe yönelik ilk politika olarak ABD ile ilişkilere yer veriliyor:
“Birleşik Devletlerle ve diğer demokratik müttefiklerle AB’nin işbirliğini daha da güçlendirmek ve Birleşik Krallıkla güçlü ortaklık inşa etmek.”
Aynı bölümün ikinci maddesi ise Çin ile ilgili. Bildirgede Çin ile ilişkilerin “yeniden dengeleneceği” söyleniyor.
“AB Savunma Politikalarıyla, NATO’nun Tamamlayanı Olacak”
Bildirgenin “Avrupa’nın Dünya’daki Yerini Güvenceye Almak” başlıklı bölümün girişinde ise şu cümleler yer almış:
“Git gide istikrarsızlaşan dünyada, AB kendi güvenliği ve savunması için daha çok sorumluluk almalı. NATO’yu tamamlayan güçlü Ortak Güvenlik ve Savunma Politikasını uygulayacağız. Rusya’nın Ukrayna’ya karşı saldırgan savaşı tarihte bir dönüm noktası. Uluslararası yeni koşullarda daha büyük işbirliği ve daha derin dayanışmanın ihtiyaç olduğunu kanıtladı.”
Sosyal demokratlar bildirgede AB’nin Rusya karşıtı politikasını ve savaşın tarafı olmayı sürdüreceklerini söylüyorlar:
“Ukrayna’ya, ihtiyaç duyduğu sürece politik, insani, finansal ve askeri sarsılmaz desteğimizi sürdüreceğiz. Nihai amacımız toprak bütünlüğünü restore etmesinde, adil ve sürdürülebilir bir barışa ulaşmasında Ukrayna’yı desteklemektir.
PES Türkiye-AB İlişkilerinin Geleceğinden Umutsuz
Bildirge, sosyal demokrasi AB politikalarına hakim olduğu sürece Avrupa-Türkiye ilişkilerinin özellikle Kıbrıs sorununda gerginleşebileceğini gösteriyor. Bildirgede “AB dünyada ve Avrupa’da, Kıbrıs dahil uzun süredir devam eden çatışmaları çözmek için çalışmalıdır” deniliyor.
Diğer taraftan sosyal demokratların bildirgesinde Türkiye’nin AB üyelik süreciyle ilgili daha dürüst tespitler yer almış:
“Üzgünüz ki, Türkiye’nin AB’ye katılım süreci, Türkiye hükümeti yüzünden daha birkaç yıl alacak. Mevcut koşullarda, tabii ki sert bir değişim olmaz ise, katılım süreci devam edemez.”
Aynı bildirgede Ukrayna, Moldova, Bosna Hersek ile üyelik müzakerelerinin başlatılmasından sevinç duyulduğu ve Gürcistan ile sürecin ilerletilmesinin desteklendiği ifade ediliyor.
AB’nin o bölgedeki genişleme politikasına Rusya’yı kuşatma amacı yön veriyor.
Türkiye ile sürecin ilerletilme koşullarının bulunmadığı söylenen bildirgede, AB’nin genişlemesiyle ilgili şu cümle yer alıyor:
“Batı Balkanlardan başlayarak efektif bir genişleme politikası uygulayacağız ve tüm aday ülkelerin bütün katılım kriterlerini karşılamalarında ısrar edeceğiz.”